Bayramdaki bir aktivitemiz de annemle Can bebeyi ziyaret etmemiz oldu. Can bebe 2,5 aylık ve annemin arkadaşı Serpil teyzemin oğlu. Bayramın ilk günü annemle Can bebeye bir oyuncak aldık . 3. günü de ziyaretine gittik. Evden tam çıkarken annem oyuncağı unuttuğumuzu fark etti ve "dila'cım can bebenin oyuncağını unuttuk geri dönüp alalım." dedi. İşte bu cümleyi duyar duymaz o günün gecesine kadar sürekli "can bebe-can bebe" diye slogan attım durdum. Takside, deniz otobüsünde, Can bebelerin evinde..."
Gittiğimiz yer Bakırköy'dü. Hayatımda ilk defa deniz otobüsüne bindim. Deniz dalgalandıkça annem ve ben "hop, hop" diye ritm tuttuk.
Can bebelere vardığımızda ilk başta emziğine biraz ilgi gösterdimse de genelde bütün ilgim kendisine oldu. Onu kokladım, öptüm. Uyurken ana kucağında tıngır mıngır salladım. Ona hiç zarar vermedim. Annem onu sevdiğinde hiç kıskanmadım. Ben de kafasından kafasından öptüm sürekli.
Can bebenin babası Kadir Amca ile de süper oyunlar oynadım. Bana hediye olarak bir mikrofon almışlar. Önce benim için mikrofonun pilini taktı arkasından birlikte şarkılar söyledik. Sonra da Serpil teyzenin adını sayıkladım durdum bütün gün. Şimdi bile annem bazen "senin annenin adı ne?" diye sorsa bazen "Serpil" diyorum :)
Orada bir de Deniz ve Esra ablalar vardı. Onların da kulaklarını bütün gün çınlattım kendi isimleriyle. Özellikle "Deniiiiissss, Denissss" diye bağırdım durdum. Özetle benim için süper bir bayram günüydü. Yine gidelim Can bebelere anneciğim nüffen, nüffen!
30 Kasım 2010 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder